Vefat etmiş olanların ruhsal durumlarını biliyor
Üstat (Aziz Paisios), saf ve duru ruhuyla, vefat etmekte ve göğe çıkmaya hazırlanmakta olanların ruhlarını görmeye Tanrı’nın lütfuyla lâyık kılınmıştı. Ölmüş olanların da ruhsal durumlarını bilebiliyordu. Sorulduğunda, merhumun ruhu hakkında, gördüğü mânevî durumuna göre, «Tanrı anneni huzura kavuşturdu», «Onun adına sadaka verin» yahut «Efendimizin onu huzura kavuşturması için dua edelim» şeklinde cevaplar verirdi.
………………
Selânik’ten polis âmiri Angelos Horozidis’in tanıklığı : «8 Haziran 1986 günü, Selânik merkez hastanesi yakınında koruma görevi yaparken Molotof kokteyli ile yaralandım. Yanıklarım hayli ağırdı. Beni Hipokrat hastanesine kaldırdılar ve kısa sürede öleceğimi düşünerek bir kenara bıraktılar. Hayattaydım ama tüm çevremle ilişkim kopmuştu. Dedecik durumumu haber aldığında, “Çok acı çekecek ama yaşayacak” demiş. Bir gün hemşireye : “Bacım, ben gidiyorum” dedim, ”ölüyorum” ve havalarda yükselmeye başladım. Dünyadan ayrıldım, önce yıldızların, sonra galaksilerin arasında yoluma devam ettim. Olup bitenler bana böyle geliyordu. Durmadan yükseliyordum, önümde bir tür ışık gidiyordu, yanan bir mum ışığı gibi bir ışık! Derken yolculuğum durdu, inişe geçtim ve tekrar dünyaya yöneldim. Kendimi tekrar hastanede, nefes borumda bir delik, etrafımda bana bakan doktorlarla buldum. Beş ay sonra Suroti’de Dedeciği gördüm. Beni bağrına bastı, öptü; nasıl ölüp dirildiğimi ona anlatmaya başladım. Sözümü kesti : “Be mübarek adam, öbür dünyaya beraber gidip geldik. Yanındaydım, görmedin mi beni?” Gördüğüm mumun “kim” olduğunu ancak o zaman anladım.»
Aynorozlu Peder İsaak’ın kaleme aldığı Kapadokyalı Aziz Paisios (1924-1994) kitabından bir alıntıdır. (Paros yayıncılık, İstanbul, 2015)