Ekümenik Patrik Bartolomeos’un Kilise yeni yılı mesajı 2019
Rabbin İzniyle
İstanbul – Yeni Roma başepiskoposu ve Ekümenik Patrik Bartolomeos
Sizlere bütün yaratılanların yaratıcısı Rab İsa Mesih’in adıyla inayet, barış ve merhamet dilerim.
Mesih’teki Sevgili Episkopos Kardeşlerimiz ve Evlatlarımız,
Çok merhametli Allah’ın sayesinde Kilise Yıldönümü olan bugün, Mesih’in Büyük Kilisesi tarafından “Çevreyi Koruma Günü” olarak belirlenmesinin 30ncu yılını doldurduk. Bu kutlu kararın büyük verimliliği vardı. Destekleri için sadece Ortodoks imanlılara ve Hristiyanlara değil diğer dinlerin temsilcilerine, siyasilere, çevrecilere, bilim insanlarına, aydınlara ve her iyi niyetli tüm insanlara ulaşmaya ve anlatmaya çalıştık.
Ekümenik Patrikhane’nin çevreci faaliyetleri ilahiyat için de bir alan sundu. Gerçeği; Hristiyan Antropolojisi ve Kozmolojisini, Şükür Teorisi ve Yaratalışın kullanılışı ve Ortodoks Münzeviliği’nin Ruhu’nu, Çevre Sorunu’nun çözümü için temel aldı. Teolojik Ekoloji veya Ekolojik İlahiyat üzerine kitap kaynakları çok geniş bir külliyat ve toplamında değerli Ortodoks katkısı oluşturdu. Bu modern insanlığın ve yeryüzündeki yaşam için en büyük sorunlardan biridir. Ekolojik sorunlarla, kozmolojik boyutlarla ve günahın (İnsanın içindeki değerlerin yıkılması ve insanı rahatlatmayan boyutlara ulaşılması) sonucu olarak sahneye çevresel ve sosyolojik sorunlarla çıktı ve bu sorunlara birlikte yaklaşma ihtiyacını doğurdu. Yaratılanlar ve sosyal hukuk için mücadele, birleşik ve birbirinden ayrılmayan değerlerdir.
Ekümenik Patrikhane’nin yaratılanların korunmasına yönelik ilgisi, modern ekolojik krize tepki olarak doğmadı. Kendi yarattığı bir şey değil. Bu sadece kilisenin doğa dostu değerlerini sunması için bir vesile ve fırsattı. Bu çevrenin korunması için kilisenin eksilmeyen temelidir. Aynı zamanda kilise ve ilahiyat kimliğinin temelidir. Yaratılana olan saygı ve onu korumaya inancımızın bir boyutudur. Kilisedeki hayatımızın içeriğidir. Ve kilisenin içeriğidir. Bizzat kilisenin hayatı yaşanmış bir ekolojidir. Yaratılan için sahici saygı ve korumadır. Aynı zamanda ekolojik faaliyetleri için kaynaktır. Aslında yaratılanın korunması için kilisenin ilgisi, Aziz Liturji’nin bütün dünya ile olan ilişkisinin bir devamıdır. Kilisenin liturji hayatı, münzevi tavrı, cemaat hizmeti, Istavroz ile Diriliş arasındaki imanlıların yaşamı, sonsuzluk için bitmeyen istek insanlar arasında bir iletişim oluşturur. Bu kişiler için fiziksel gerçeklik nesne değil, insanlar ve insanlık için bir ihtiyaç maddesi değil ama herşeyi duyan ve cevap veren Allah’ın enerjisi ve yarattıklarıdır. O bizleri onun işbirlikçileri, yöneticileri, koruyucuları ve yaratılanların rahipleri olup doğal çevreye saygıya ve onu korumaya davet ediyor. Aynı zamanda bizleri onunla iyi ilişkiler kurmaya davet ediyor.
Kilise hayatı için çevreyi korumak ekstra bir faaliyet değildir ama kilisenin temel ifadesidir. Dünyevi değil ama çok net kilisesel karaktere sahip, bu bir “liturjik hizmettir”. Kilisenin bütün karar ve faaliyetleri, “uygulanmış bir eklesiolojidir”. Bu ruh içerisinde teolojik ekoloji sadece ekolojik duyguların büyümesi ve çevresel sorunlarla mücadele için kullanılmaz ama bütün yaratılanın yeniden yaşaması içindir. Aynen bunun Aziz Liturji içerisinde gerçekleşmesi ve yaşanması gibi. Kutsal Yaratılış’ın dünyanın döngüsünün tamamlanması zamanında nasıl olacağına dair ve Allah’ın Krallığı’nın Yüceliği’nin tamamlanması ve aydınlığı için bir manzara ve ön tad oluşturur.
Değerli Rab’de kardeşler, çok sevgili evlatlar,
Ekolojik Sorun gösteriyorki sorunlarımız dünya çapında ve ortak sorunlar. Bu tehlikelerle mücadele için çok taraflı, birlikte, ortak faaliyetlerde olmak gerekir. İnsanlığın, sorunun ciddiyetini görmemesi ve sanki hiç bir şey olmuyormuşçasına yaşamasını anlamak mümkün değil. Son yıllarda ekonomik gelişmenin protipinin ve kârın artışı gözlenirken ki bunlar ekolojik ve sosyal sorunları arttırıyor. Bunlar başka alternatif çözümlerin olmadığı fikrini arttırarak devam ediyor. Böylece alternatif gelişim biçimleri, sosyolojik yardımlaşma ve adalet de görmezlikten geliniyor.
Bizler inancımızın sosyal ve ekolojik gereklilikleri dolayısıyla daha fazla faaliyette olmak zorundayız. Bir çok Metropolitliğin, Başepiskoposluğun, cemaatlerin ve manastırların bu konuda faaliyet göstermesi çok önemli. Mesih’te gençlerin eğitilmesine özellikle ağırlık verilmeli ki ekolojik tutum ve yardımlaşma oluşturulabilsin. Çocukluk ve ergenlik çağları sosyal ekolojik hassaslaşma için insanın hayatında özellikle en verimli dönemdir. Ekümenik Patrikhane çevre eğitiminin önemini bildiğinden dolayı ilgili seminerlerin yapılmasına devam etti ve “3. Halki Uluslararası Teoloji ve Ekoloji” Konferansı’nda (31 Mayıs – 4 Haziran 2019, Heybeliada) İlahiyat Eğitimi’ne ekolojik derslerin ve ekolojik eğitimin ilahiyat derslerine girmesine katkı sağladı. İnsanlığın büyük sorunlarının çözümü, dini yönelimler olmadan imkansızdır.
Sözümüzü bitirirken herkese iyimser ve kutlu bir kilise yılı dilerim. Allah’ın hoşuna giden işlerle dolu olsun. Dünyada var olan Ana Kilise’nin bütün evlatlarını yaratılışın bütünlüğü için dua etmeye çağırıyorum. Hayatlarının bütün duraklarında doğaya ve insanlara karşı barış içinde yaşasınlar. Fiziksel çevrenin korunması, barışın ön plana çıkması ve adalet için mücadele etsinler. Gerçeği bir defa daha söylersek, yani en iyi yaratılış ki insan O’nun biçimiyle aynıdır. Sizler için Meryem Ana Pamakaristos’un aracılığını ve Hayat veren, Yaratıcı ve Yarattıklarını Koruyan’ın merhametini diliyorum.
1 Eylül 2019
Sizler için Allah’a daima dua eden
İstanbul Rum Patriği I. Bartholomeos