/ Konuşmalar, aziz pederlerin sesi / Aziz Silouane’in tinsel deneyiminde tutkusal düşünceler ve tinsel yanılma üzerine.

Aziz Silouane’in tinsel deneyiminde tutkusal düşünceler ve tinsel yanılma üzerine.

Aziz Silouane’in tinsel deneyiminde tutkusal düşünceler ve tinsel yanılma üzerine.

 

 

(Bu azizin deneyimlerine dayanarak yazdığı bu satırları okurken Rabbimiz ruhunuzu inayetle doldursun!)

 

İki düşünceyi hatırla ve onlardan kork. Biri sana şöyle der : “ Sen bir azizsin ”, diğeride şöyle der: “ Sen kurtulmayacaksın ” . Bu iki düşünce düşmandan gelir ve onda hakikat yoktur . Fakat sen şöyle düşün : “ Ben büyük bir kâfirim , fakat Rab merhametlidir , O insanları sever ve bana günahlarımı affedecektir .”

Ona inan ve böylece olacaktır ve Rab seni affedecektir . Fakat , umudunu çileci büyük çabalar üzerine kurma, hatta bunun büyük çabalarını yapsan bile. çileci bir keşiş bana şöyle diyor du : “ Eminim kurtulacağım , çünki her gün onlarca kez secde ediyorum ” ; fakat ölümün yaklaştığı vakit taşıdığı gömleğini yırtmıştı .

Bunun için , çabalarımız için değil, fakat bedavaca saf inayet yoluyla Rab bize merhamet eder. Rab ister ki canlarımız alçakgönüllü ve yumuşak olsun. Herkese sevgiyle affetsin. O zaman Rab’de sevinçle affedecektir . Rab bütün insanları sever; O’nu taklit etmemiz ve herkesi sevmemiz gerekir. Fakat, biz buna yetersizsek dilememiz gerekir ve Rab bize kayrasıyla yardım etmeyi ret etmeyecektir .

Allah’ın sevgisini tanıdığım zaman henüz daha çırak’tım . Can Allah’ta ve Allah ile olduğunu hisseder ; Ruh Rab’de sevinir , o zamanda bedende Allah’ın inayeti etkisiyle kendini tükenmiş hisseder . Fakat bu inayeti hatta tek bir kötü düşünce uğruna bile kaybedebilir .

Bu , kötü düşüncelerle içimize giren düşmanın etkisidir; Can karanlıklaşır ve kötü düşünceler onun içini kemirir. İnsan o zaman koyboluşunu hisseder ve Tanrιsal kayra’dan yoksun olduğundan yanlızca topraktan , günahlı topraktan olduğunu görür .

Uzun bir deneyim yoluyla Rab’bi tanıyan can – eğer insan emirlere göre yaşıyorsa – zayıfta olsa bile içinde kayranın olduğunu öğrenir ve güvenle dua eder ; fakat tek bir düşünceyle günah işlerse  ve tövbe etmezse kayra ( inayet ) çekilir ve can Rab’bi özler ve önünde ağlar . Böylece can tüm yaşamını düşüncelere karşı mücadelede geçirir . Fakat sen bu mücadelede zayıf kalma , keza Rab yürekli biçimde mücadele edeni sever .

Kötü düşünceler can’ı hırpalarlar , ve kendini alçaltmadıkça mola vermeyecektir. Kötü düşünceler seni sardığı vakit Adem gibi Allah’a seslen: « Ya Rab canımın kötü düşünceler tarafından hırpalandığını görüyorsun ….bana merhamet et » Ve kendini Rabbin önünde durduğun vakit tüm dileklerinin kabul edileceğini hatırla .

Bir bulut gelip güneşi saklar ve karanlık olur . Aynι şekilde tek bir gurur düşüncesi uğruna can kayrayı kaybeder ve karanlıklar onu çevirir . Fakat tek bir alçakgönüllülük uğruna kayra yeniden geri gelir . Onu bizzat kendi içimde gözlemledim.

Eğer ruhun insanların nasıl yaşadığını görmeye eğilimin varsa bunun bir gururun işareti olduğunu bilmelisin .

Kendi kendine dikkat et . Kendini gözlemle ve şunu göreceksindir : can kendini kardeşinin üzerinde yükseltir yükseltmez , Allah’ın hoşuna gitmeyen hemencecik kötü bir düşünce ortaya çıkar ve o zaman canιn kendini alçaltması gerekir . Fakat kendini alçaltmazsa o zaman bazı günaha düşme eğilimleri kendini gösterir . Yeniden kendini alçaltmazsa kirliliğin baskını başlar. Ve daima yeniden kendini alçaltmazsa bazı ufak tefek günaha düşer. Ve hatta o zaman bile kendini alçaltmazsa büyük bir günah işleyecektir. Ve böylece alçakgönüllü olmadıkça günah işlemeye devam edecektir. Fakat can tövbe eder etmez merhametli Rab ona barιşı ve alçakgönüllü bir acıma duygusu verecektir ; O zaman her türlü kötülük geçip, tüm düşünceler uzaklaşacaktır . Fakat daha sonra tüm gücünle alçakgönüllülüğünü koru, keza yeniden günaha düşeceksindir . Rab , canιn alçakgönüllülükte pekişmediğini gördüğü vakit, ondan kayrayı çeker; fakat sen bunun için cesaretini kaybetme: Kayra içindedir , fakat saklıdır. Kendini derhal düşüncelerini bastırmaya alıştır. Onu unutup ve hemen onları red etmezsen o zaman tövbe et. Bunun bir alιşkanlιk olmamasına çaba göster. Canιn alιşkanlιkları vardır; Daha sonra kendisine alışık olduğumuz tarzda tüm yaşamımız boyunca hareket etmiş oluruz .

İyi insanin iyi düşünceleri vardır, kötü insanında kötü düşünceleri ; herkes düşüncelere karşı mücadele etmeyi ve kötü olanları iyiye dönüştürmeyi öğrenmeli.

Belki bunun nasıl gerçekleşeceğini soracaksındır .

Aşağıdaki şekilde: nasıl ki yaşayan insan üşüyüp üşümediğini hissederse aynι şekilde deney yoluyla Kutsal Ruh’u tanıyanda canιnda kayranın ne zaman var olduğunu ve kötü ruhların ne zaman yaklaştığını anlar .

Rab cana gelişini, onu sevme ve iradesini yerine getirmek için ayırt etme yetisini verir. Aynι şekilde can düşmandan gelen düşünceleri bilecektir, yanlızca dış görünüşlerine göre değil, fakat cana etkilerine görede.

Bu bilgi deney yoluyla kazanılınır, fakat düşmanlar deneyimi olmayanı kolayca oyalarlar.

Düşmanlar gurur yoluyla düştüler ; Bizi kedilerine çekerler övgüler dizerler . Eğer can onları karşılarsa alçakgönüllü olmayacağı uzun zaman boyunca kayra canı terkeder ve böylece tüm yaşamı boyunca insan Mesih’in alçakgönüllülüğünü öğrenir . Onu öğrenmedikçe düşünceler canını barιş içinde bırakmayacaktır ve temiz bir ruh’lada dua edemeyecektir.

Temiz bir ruh’la dua etmek isteyen gazete haberleriyle ilgilenmemeli, ne kötü kitaplar okumalı, nede boş bir merakla itilip başkalarının yaşamından bir şey bilmeye çalışmalı. Tüm bunlar ruha kirlenmiş düşünceler sokar ve insan onları analiz etmeye çalıştığı zaman bu pis düşünceler gittikçe karmaşıklaşır ve canιnı yorarlar.

Can sevgiyi yanlızca Rabden öğrendiği vakit bütün evrene , Allahın her yarattığına merhamet eder ve tüm insanların tövbe edip Kutsal Ruh’un kayra’sını alması için dua eder . Fakat can kayra’yı kaybederse Sevgi onu terkeder , keza Allah’ın kayra’sından yoksun olduğundan düşmanlarını sevemez ve o zaman Rab’binde dediği gibi yürekten kötü düşünceler çıkar.

( Bkz. : Matta 15 , 19 ) .

Ah ne kadar zayıfım! Birazcık yazdım ve daha şimdiden bitkin düştüm ve bedenim erinç arıyor . Rab’de yeryüzündeyken insan bedeninde insansal zayıflığı ve yorgunluğu tanıdı . Fırtına sırasında gemide uyudu , öğrecileri onu uyandırdığı vakit denize ve rüzgara sakin olmalarını emretti ve büyük sukunet oldu .

Aynι şekilde canımızda Rab’bin kutsal ismini yakarırken büyük bir barιş oluşur .

Ya Rab sen bize son soluğumuza kadar seni övmeyi nasib et.

İnsan yanılgıya ya deneyimsizlik yada gurur yoluyla düşer. Deneyimsizlik yoluyla düşersen Rab seni çabucak iyileştirecektir ; fakat gurur yoluyla düşersen canιn alçakgönüllülüğü öğrenmediği sürece elem çekecektir ve o zaman Rab seni iyileştirecektir .

Biz kendimizin başkalarından hatta ruhsal babamızda bile daha akıllı daha deneyimli olduğumuzu düşündümüz zaman yanılgıya düşeriz . Acemilikle böyle bir şey düşünüyordum ve bundan çok acı çektim , fakat rabbe minnettarım, keza bu yolla beni aşağıladı ve beni aydınlattı. Beni merhametinden yoksun bırakmadı. Şimdi düşünüyorum ki insan kendini ruhsal babasına itiraf etmezse yanılgıdan kaçması olanaklı değildir , keza Rab ruhsal babalara bağlama ve çözme iktidarı vermiştir .

İçinde yada dışında bir ışık görüyorsan , kendini eğer o anda Allah uğruna alçakgönüllü bir acıma duygusu ve komşun içinde sevgi hissetmiyorsan ona bel bağlama. Bununla birlikte ondan da korkma , fakat kendini alçalt ve ışık kaybolacaktır .

Eğer başına bir esinlenme, bir görünme yada bir rüya gördüğün gelirse onada kendini kaptırma, keza bunlar Allah’tan geliyorsa Rab onu sana sezinletecektir. Eğer can tatlılık yoluyla Kutsal Ruh’u tanımamışsa bir  esinlenme nereden kaynaklandığını kavrayamaz . Düşman cana hiçlikle (övüngenlikle) karışmış belirli bir tatlılık verir ve yanılgıda bundan kaynaklanır.

Ruhaniler diyor ki eğer bir rüya düşmanca kışkırtılırsa can belirli bir karışıklık duyar. Bununla birlikte kendini yanlızca rüyaya layık görmeyen düşmanın eylemi sırasında bir korku yada huzursuzluk duyan alçakgönüllü insandır. Fakat kasıntılı insan ne korku nede hafif bir huzursuzluk hisseder; çünki rüyalar görmek ister ve kendini buna layık sanır ve bunun içinde düşmanda onu kolayca yanıltır.

Gökte olan Kutsal Ruh tarafindan bilinir, yerde olanda zeka tarafından; fakat Allah’ı bilimin yollarıyla zekayla arayan yanılgıdadır, keza Allah yanlızca Kutsal Ruh tarafından tanınır.

Eğer ruhta cinleri görürsen onları görmemeye çaba göster, hiç gecikmeksizin kendini güvendiğin ruhsal babana yada ermişine göster. Ona herşeyi anlat ve o zaman Rab sana merhamet edecektir ve yanılgıdan kaçacaksındır. Eğer sen tinsel alanda ermiş’inden daha çok bildiğine inanıyorsan ve itiraf sırasında başına geleni demeyi durdurursan o zaman bu gurur uğruna belirli bir yanılgı seni eline geçirecektir , buda eğitimin için müsade edilecektir.

Düşmanlara karşı alçakgönüllülük yoluyla mücadele edilmeli. Ruhunun başka bir ruhla kapıştığını görürsen kendini alçalt ve mücadele son bulacaktır.

Cinleri görmek başına gelirse korkma fakat kendini alçalt ve cinler kaybolacaktır; fakat seni korku sararsa bundan sağ sağlim kurtulmayacaksındır. Cesur ol. Hatırla ki Rab seni umudunu ona koyup koymadığını görmek için gözlüyordur .

Canιn cinlerin saldırısından kurtulabilmesi için insanın kendini aşağılayıp şöyle demeli: ‘’ Ben herkesten ve hatta şu yada bu vahşi hayvandan daha kötüyüm ‘’ , ve bunları ruhsal babaya itiraf etmeli ve o zaman cinler geri çekilecektir.

İnsanların bir eve girip çıktığı gibi aynι şekilde cinlerce uyandırılan düşüncelerde eğer sen onları kabul etmezsen gelip giderler.

Eğer düşünce sana uçmayı bilyorsa ve sende ona itaat edersen aynι şekilde bunun yoluyla cine kendi üzerinde hüküm sürmesi emrini vermiş olursun . Eğer bir düşünce sana tıka basa doyuncaya kadar çok yemeyi  aruzlatıyorsa ve sende onu yapıyorsan cin senin üzerin de hakimiyet kurmuş olur . O halde böylece her türlü tutkunun düşüncesi sana egemen olmayı başaracağı zaman, cinlerin bir yuvası olacaksın . Fakat gerektiği gibi tövbe etmeye giriştiğin vakit onlar titreyeceklerdir ve çekip gitmeye zorlanacaklardır .

Günahlarımız üzerine ağlayıp canımızı aşağıladığımız zaman, hükümleri üstümüzde artık yoktur ve canımız onları istemez; fakat biz göz yaşlarını ve alçakgönüllülüğü terkettiğimiz zaman onlar tarafından alıp götürülmekle karşı karşıya kalırız .

 

 

Türkçeye çeviren Dursun GÜRSOY

 

Aziz Silouane’in tinsel deneyiminde tutkusal düşünceler ve tinsel yanılma üzerine.