/ Konuşmalar, aziz pederlerin sesi / “Bu Ben’dendi” “Her şeyi bilgelikle yarattı”

“Bu Ben’dendi” “Her şeyi bilgelikle yarattı”

"Bu Ben'dendi""Her şeyi bilgelikle yarattı"

 

                                             

Vritsalı Aziz Serafim

 

Hiç düşündün mü, sana dokunan ne olursa olsun, aynı şekilde Bana da dokunuyor? Çünkü, ”Size dokunan gözbebeğime dokunmuş olur” (Zekeriya 2: 8). 

Sen gözümde değerli ve kıymetlisin, Ben seni çok sevdim. Bu yüzden seni terbiye etmek de benim için özel bir sevinç kaynağı.

– Ayartmalar karşına çıktığında ve aniden, nehir gibi geçip gittiklerinde, bilmeni istiyorum ki bu Ben’dendi, çünkü senin güçsüzlüğünün Benim gücüme ihtiyacı var ve senin güvenliğin, Bana senin için mücadele etme fırsatını vermenden geçiyor.

-Seni bir kenara iten, bir şeyin senin için hoş olmadığını hesaba katmayan, seni anlamayan İnsanların içinde zor durumda bulunduğunda, bu Ben’dendi.

Ben, durumları yaratan Tanrı’yım. Sen, şans eseri şuanki konumunda değilsin. Bu konum, Benim senin için ayarladığım konumdur.

Sen, sana alçakgönüllülüğü öğretmemi istememiş miydin? Bak işte: Seni tam da bulunduğun bu çevreye, bu dersin öğretildiği bu okula yerleştiren Benim. Çevrenin ve seninle birlikte yaşayanların yaptıkları tek şey, Benim isteğimi tamamlamak.

-Maddî zorluk çektiğin ve ucu ucuna yetiştirdiğin zaman, bu Ben’dendi. Cüzdanını ayarlayan Ben’im ve Bana koşmanı ve bağımlı olmanı istiyorum. Benim yardımlarım tükenmez. Güvenilirliğimden ve verdiğim sözlerden emin olmanı istiyorum, öyle ki ihtiyaçların olduğu zaman senin için, “Bütün bunlara karşın Tanrınız RAB’be güvenmediniz.” (Yasa’nın Tekrarı 1: 32) diyemesinler.

-Üzüntülü bir gece geçirdin ve yakınlarından ayrı mısın? Bu Ben’dendi. Hastalığı deneyen Ben’dim. Bu üzüntüye izin veren Ben’dim. Bana yönelesin ve Ben’de sonsuz teselli bulabilesin diye. 

-Kalbini açmış olduğun bir arkadaşın tarafından kandırıldın mı? Bu Ben’dendi. Bu hayalkırıklığının sana ulaşmasına, en iyi Arkadaşının Rab olduğunu anlaman için Ben izin verdim. Her şeyden Bana bahsetmeni ve Ben’imle konuşmanı istiyorum.

-Birisi sana iftira mı attı? Bu işi Bana bırak ve Bana, Sığınağı’na yaklaş, seni “dillerin iftirasından” esirgeyeyim. Ben, “Senin doğruluğunu ışık gibi, hakkını öğle güneşi gibi aydınlığa çıkartırım” (Mezmurlar 37: 6). 

-Planların yok mu oldu? Ruhun incindi ve yoruldıun mu? Bu Ben’dendi. Sen planlarını hazırladın ve kutsamam için Bana getirdin fakat Ben, Bana hayatının her durumunda egemen olma hakkı vermeni istiyorum, çünkü senin bütün bunlarla başa çıkabilmen çok zor. 

-Karşına günlük, beklenmedik talihsizlikler mı çıktı? Ve kalbini endişe mi kapladı? Bu Ben’dendi. Çünkü kalbinin ve ruhunun her zaman ateşler içinde olmasını istiyorum, Benim gözlerimin önünde ve Benim adım uğruna, bu sahip olduğun ödlekliğin yenilmesi için. 

-Acaba yakınlarından ve sevdiğin insanlardan uzun süredir haber alamadın mı? Endişe ve korkuya kapılıp ümitsizliğe düştün ve mızmızlanıyor musun? Bu Ben’dendi. Çünkü bu manevî acıyla Ben senin inancının istikrarını, sözlerinin dokunulmazlığını ve sevdiklerine karşı duanın gücünü ve samimiyetini sınadım. Neden onları Tertemiz Annem’in korumasına emanet etmedin? Neden onları sevgime ve ihtiyatıma iletmedin?

-Geçici ya da tedavisi olmayan ağır bir hastalık mı geçirdin, yatağa bağlı mı kaldın? Bil ki bu Ben’dendi. Ben, Beni bedensel zayıflıklarının içinde daha iyi tanımanı ve bu gönderilen denenmeler için mızmızlanmamanı istiyorum. Çeşitli yollarla ruhların kurtuluşunu sağlayan planlarımı derinlemesine incelemeye çabalama. Fakat homurdanmadan senin için olan ihtiyatım karşısında boyun eğmelisin. 

-Benim için özel bir iş yapmak istedin fakat bunun yerine çaresizlikten ya da hastalıktan ötürü yatağa mı mahkum oldun? Bu Ben’dendi. Aksi takdirde sen işlerine dalmış olacaktın ve düşüncelerini Bana yöneltemeyecektim. Oysa ben sana daha derin düşünceleri ve Kendi derslerimi öğretmek istiyorum, çünkü sen benim hizmetimdesin. Benim en iyi yardımcılarım arasında bulunanlardan bazıları, kesintisiz duanın bir parçası olmayı öğrenmek için aktif işlerden uzak. 

-Aniden zor ve sorumluluk isteyen bir göreve mi çağrıldın? Bana odaklanarak git. Çünkü Ben, senin Rabbin ve Tanrın, bu zorluklarda sana güveniyorum, bunun için seni takdis ettim, her işinde ve ellerinle olacak olan her şeyde. 

Bugün senin ellerine, aziz merhamet malzemesini veriyorum. Onu özgürce kullan çocuğum. Ortaya çıkan her zorluk, seni acıtan her söz, işlerinde karşına çıkan, sende öfke duygusu uyandırabilecek her engel, güçsüzlüğünün ve yetersizliğinin her göstergesi, bu merhametle merhemlensin. 

Her engelin Tanrı’dan bir öğüt olduğunu unutma. Ne olursa olsun sana dokunan her şeyde Ben’i görmeyi öğrendiğin zaman, her acı körelir. 

Ve sonra sana bugün açıkladığım sözleri kalbine yerleşir: bu Ben’dendi, çünkü bu sözler boş sözler değil, senin hayatın!

Ben layık olmayan tüm bunlar için ne diyebilirim? Bana düşen sadece Havari Pavlus’un sözlerini tekrarlamak: 

“Her şey O’ndan, O’na ve O’nda. Yücelik, sonsuzlara kadar O’nda. Amin”. 

 

“Ortodoksluk Kovanı Yayınları”

 

 

“Bu Ben’dendi””Her şeyi bilgelikle yarattı”