Noelden önceki Pazar vaazı
(22/12/2019)
Noel Yaklaşıyor! Rab’bin Meleği tarafından Beythlehem çobanlarına duyurulan bu neşe şöleni, tüm dünya için geçerlidir: “Size, tüm halk için büyük sevinç kaynağı olacak bir müjde getiriyorum: bugün size, Davut’un kentinde bir Kurtarıcı doğdu. Bu, Rab olan Mesih’tir.”(Luka 2: 10-11).
“Noel yaklaşırken beni neşeli hissettiren şey nedir?” Bu, her birimizin kendimize sorması gereken bir sorudur. Bazı insanlar için Noel’in mutluluğu, işten uzaklaşmak, istenen yerlere seyahat etmek, aileleri ve arkadaşlarıyla kaliteli zaman geçirmektir. Çocuklar için Noel, okul tatili, “kalanda” şarkılarını mahallelerde söylemek ve aile büyüklerinden hediyeler almak demektir. Tabii ki, Noel Yortusunu’nda (Doğuş Bayramı) İlahi Litürji’ye katılacak, bayramı akraba ve arkadaşlarıyla birlikte kutlayacak Hıristiyanlar da olacak. Bunların hepsi iyi, ama Melek’in çobanlara ilan ettiği “büyük neşe” nin kaynağı bunlardan ibaret mi?
Meleğin bahsettiği “büyük sevinç”, Kurtarıcı Mesih’in bizim için doğmasından (yani dünyaya gelmesinden) kaynaklanıyor. Uzun süre önce mahkum olan ve onu kaçıran kişilerin ellerinde korkunç derecede acı çeken ancak birdenbire güçlü bir kurtarıcının onu esir tutanları etkisiz hale getirerek kendisini özgür kıldıktan sonra bir mahkümün sevincini hayal edin. Nitekim şeytanın egemenliği altında olan ve Kurtarıcı İsa’nın gelişiyle serbest bırakılan bizlerin neşesini düşünün. Ya da ölüme mahkum edilen ancak son anda idamdan merhametle kurtarılan bir kişinin sevincini. Bu da, tam olarak Mesih’in gelmesiyle yaptığı şeydir: bizi sonsuz ölümden kurtardı!
Tüm vücudu kanser dolu bir hastayı düşünün ama doktoru tarafından tamamem iyileştiriliyor. Sevincini tahmin edebilir misiniz? Mesih dünyaya gelişiyle bizi günahımızın “kanserinden” temizledi. Zaten Melek, Aziz Yusuf’a bunu önceden bildirmişti: “Meryem bir oğul doğuracak. Adını İsa koyacaksın. Çünkü halkını günahlarından kurtaracak olan O’dur” (Matta 1:21) dememiş miydi? Noel yaklaştığında müminler bu üç nedenden dolayı neşe içindeler: ölümden kurtuluyoruz, Şeytan’ın zulmünden ve kendi ölümcül günahlarımızdan kurtuluyoruz!
Tüm bunlarda vurgulanması gereken bir şey var ve bu, her bir insanın çaba göstermesi gerekliliğidir. Kurtuluş otomatik bir şekilde gerçekleşmez. Mesih’in bizim için sunduğu özgürlük, ölümsüzlük ve kurtuluş teklifine bizim bilinçli olarak cevap vermemiz şarttır. Hür irademizle Mesih’i Kurtarıcımız olarak kabul etmemiz gerekiyor. O’nun yanına yaklaşmamız, O’nun adımlarını takip edip sözünü kabul etmemiz lazım. Mesih’in Işığının hayatımız boyunca üzerimize parlamasını dilemekte istekli olmalıyız.
Eğer günahlarımızı içimizde tutarsak, Mesih bizi günahlarımızdan kurtaramaz. Günahlarımızdan tövbe etmez ve ruhsal babamıza itiraf edemezsek, nasıl kurtulabiliriz? Ruhlarımızı zevk arayışı, maddi kazançlar ve açgözlülüğe bağlamaya devam edersek, şeytanın eziyetinden nasıl kurtulabiliriz? Tanrı şözü açgözlülüğü “putperestlik” olarak kınıyor. (Koloseliler 3: 5). Iyi niyetli her insan için Noel Bayramı’na yaklaşma hazırlığı; kalp ve zihin değişikliği ve bizi Tanrı’dan uzaklaştıran her tutku ve bencil arzunun sökülmesini gerektirir!
Beytlehem mağarasında Tanrı’nın büyük gizemi yani O’nun beden alması; sevginin, özgürlüğün ve insan doğasının yenilenme gizemi olarak ortaya çıkar. Ortaya çıkan, Tanrı’nın bizimle bulunmasıdır: “İşte, kız gebe kalıp biroğul doğuracak, adını imanuel koyacaklar. (Matta 1:23).
Sevgili erkek ve kız kardeşlerim, Mesih, her birimizle şefkat ve sevgi ile tanışmak ve insanlığa bu nimetleri sunmak için dünyaya geldi. Kendimizi bencillik tuzağından ve diğer her günahtan arındıralım. Insanlara olan sevgimizle, İmanuel’e yaklaşalım. Bu şekilde, kalplerimiz bir nevi “yemlik” olarak, ilahi bir Bebeğin doğumunu tarif edilmez bir neşeyle karşılamaya hazır olacak!
